Haftalık Köşe Yazısı

  • Kişisel gelişim kavramı, bilgi toplumu ile çok daha önem kazandı. Nitekim hızlı bilgi artışı, bu bilgilere ulaşma ve uyum sağlama ihtiyacını da hızlandırdı. Klasik okul müfredatları bu ihtiyaca cevap vermeyince; yetişkin eğitimi, yaşam boyu eğitim âdeta yeniden güncel hâle geldi. Doğu toplumlarının, inanç eksenli hayat boyu öğrenme anlayışı; Batı toplumlarında teknolojinin gelişmesiyle birlikte bilimsel bir metot olarak yayıldı.
  • Az bir çaba ile fazlaca bir sonuca ulaşmak isteğimizin çoğu zaman farkında olmayız. Oysaki ulaşmak istediğimiz sonuç, başarı ne kadar büyük ve etkileyici ise o sonuca ulaşmak için göstereceğimiz çaba da en az o kadar büyük ve etkileyici olmalıdır. Günümüz insanının yaşam kavgasındaki önemli bir sınavı da bu noktadadır. Daha az çalışarak daha büyük sonuçlara ulaşmayı bekler olduk. Daha da ilginç olanı, az çabamızla önemli bir sonuca ulaşmadığımızda da sanki hak ettiğimize ulaşamamış gibi psikolojik tepkiler gösteriyoruz. Yaşamda birkaç kareye bakalım ki derdimiz daha iyi anlaşılsın...
  • Günümüz insanı sıkıntılı bir tablo sergiliyor. Gerek kendi iç barışı gerekse yakın ve uzak çevresiyle etkileşimi giderek bozuluyor. Âdeta kendimizden uzaklaşıp başkalaşıyoruz. Öyle ki; insanların kendilerine ve diğerlerine yönelik vahşetleri, günlük alışkanlıklar düzeyine indi. Neden acaba?
  • Hani deriz ya “Yalnızlık Allah’a mahsustur”. Gerçekten de derinlikler psikolojisinin verilerine göre, yalnızlık canlıların başa çıkmada en çok zorlandıkları duygulardan birisidir. Konu insan olunca yalnızlığın acısı daha da keskinleşiyor. Yalnız bir çocuk, potansiyelini ortaya koyacak biçimde gelişemiyor. Yalnız bir kadın ya da erkek, kendisini ifade etmede zorlanabiliyor.
  • Cep telefonumda durup dururken sorun oldu. Komutları algılayamadı, kendi kendine bir şeyler yaptı. Bunu zaman zaman yapmaya başlayınca, bu işte usta bir arkadaşıma sordum. Kendisinde de aynı telefondan vardı.