Haftalık Köşe Yazısı

  • İnsana verilmiş bunca nimetin içinde kelimelerin ayırıcı bir yeri var. Ayırıcı bir yer diyoruz zira kelimeler; insanın insana ulaşması, kendini ifade etmesi, varlıklar âleminde iz bırakması, aşkını dile getirmesi ve daha binlerce yönelim için temel bir araçtır. Kelimeler bir anlamda, insana verilmiş ilahi bir mucizedir aslında. Öyle bir mucize ki, kelimeler yoksa iletişim yoktur; ilişki, etkileşim, birliktelik yoktur. Dostluk yoktur kelimeler yoksa. Zira insanı hayata, hayatı insana bağlayan zincirin halkaları gibidir kelimeler. Kelimeler olmazsa insanların zihin haritaları gibi ruh haritaları da bozulur.
  • Bireyleri; sahip oldukları temel yatkınlıklar, potansiyeller ve davranışlarına göre kişilik testleri yardımıyla çeşitli gruplara ayırmak mümkündür.
  • İnsan, tarihin hiçbir döneminde bu kadar savrulmamıştı. Hem insanlık hem dünya, bugün de savrulmaya devam ediyor. Sebep ne olursa olsun yeryüzünde yaşanan vahşetler, sıradan insanın tahammül seviyesini aşıyor.
  • Geçen hafta başladığımız Laşey'in hikâyesine devam ediyoruz…
  • Bir dostumuzun hat atölyesini gezerken; insanı bu âlemden ötelere götüren, anlam derinliği olan müthiş eserler, birbirinden güzel yazılar, süslemeler arasında âdeta kaybolduk. Atölyenin kuytu bir köşesinde, yerde duran küçük bir çerçeve dikkatimi çekti. Kenara itilmiş, ortada kalmış ve hafif tozlanmıştı. Kenarda kalmışlar merak edilir ya, ona yöneldim ve dostuma sordum. Kendisi itina ile çerçeveyi yerden kaldırdı ve oldukça sade, süsten uzak bu hattın hikâyesini aktardı.